eskiden böyleymiş

Yüzyıllardır süregelen, özellikle Osmanlı döneminde doruk noktaya ulaşan sedefkarlığın bir dalı olan sadekarlık, kaybolmaya yüz tutan meslek dalları arasına girmek üzere...

24 Şubat 2006 Cuma

Türkiye�deki "sadekar" ustalarının sonuncularından olduğunu söyleyen Zafer Karazeybek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 22 yıldır yürüttüğü mesleğine ilginin giderek azaldığını, zaman zaman üniversite öğrencilerinin meraktan dolayı kendisinden kısa süreli kurslar aldığını bildirdi. Asıl mesleğinin kuyumculuk olduğunu, uzun yıllar altın işlemeciliği yaptığını dile getiren Karazeybek, 24 yaşında sedefkarlığa başladığını, daha sonra ise ilgisini daha fazla çeken ve daha fazla "el emeği göz nuru" gerektiren sadekarlığı tercih ettiğini anlattı. Karazeybek, fildişi, kablumbağa kabuğu, kemik, boynuz, mercan, sedef, inci, amber ve diğer bazı değerli taşları işleyerek farklı figürlerle, toka, kolye, küpe, bilezik, zarf açacağı gibi aksesuarlar yaptığını, bunların da gerek Türkiye�de gerekse yurtdışında büyük ilgi gördüğünü vurguladı. Yurtdışından ilgi var
İngiltere�den adınının açıklanmasını istemeyen bir koleksiyonerin siparişi üzerine fildişi bir ayna yaptığını ifade eden Karazeybek, ayrıca ABD�de bir koleksiyonerin eserlerini topladığını, sık sık Türkiye�ye gelerek yeni eserlerini aldığını kaydetti. Karazeybek, Osmangazi ve Yavuz Sultan Selim türbelerinin restorasyonunu kendisinin yaptığını anlatarak, "Her iki türbenin sanduka kenarlarındaki sedef işlemeleri ile üzerlerinde bulunan kadife örtüleri (paşide) ekibimle birlikte onardık" dedi. Kültür ve Turizm Bakanlığı�nın kendisine sahip çıktığını belirten Karazeybek, "Yaptığım ürünler Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermayeler İşletmesi Genel Müdürlüğü�nce alınıyor ve özellikle havaalanlarında, tatil yörelerinde satılıyor. Zaman zaman da yurtdışından özel siparişler alıyoruz" diye konuştu. Mesleğinin yok olmasından endişeli
Karazeybek, mesleğinin tarihin tozlu sayfalarına karışacak olmasından endişe duyduğunu, gençlerin ilgi göstermemesinin bu endişeyi daha da artırdığına işaret ederek, şunları söyledi: "Günümüzde gençler çabuk ve zahmetsiz para kazanma sevdalısı olduğu için bizim meslekle ilgilenen yok. Gerçek sanatkar aç kalmaz ama bizim meslekte hedef �çok para kazanmak� olamaz. İşini iyi yaparsan, çok güzel eserler çıkarırsan ekmeğini çıkarır, hatta iyi paralar kazanabilirsin. Ama dediğim gibi hedef para kazanmak değil, ortaya güzel eserler çıkarabilmek olmalı."