KALAYCILIK
Kalaycılık Mesleği Son Demlerini Yaşıyor
"http://medya.zaman.com.tr/extentions/multimedia/2008-01-18-kalay/2008-01-18-kalay.jpg" grafik dosyası hatalı olduğu için gösterilemiyor.

Kalaycılık Mesleği Son Demlerini Yaşıyor
1963 yılından bu yana ilçemizde kalaycılık işi ile uğraşan Durdu Talan (56), mesleklerinin cazibesini her geçen gün kaybettiğini belirtti. Talan, "Eskiden iş yetiştirmek için sabahlara kadar çalışırdık, şimdi ise siftahsız kapattığımız günler oluyor" diye konuştu

1963 yılından bu yana ilçemizde kalaycılık işi ile uğraşan Durdu Talan (56), mesleklerinin cazibesini her geçen gün kaybettiğini belirtti. Talan, "Eskiden iş yetiştirmek için sabahlara kadar çalışırdık, şimdi ise siftahsız kapattığımız günler oluyor" diye konuştu.
Yıllarca en gözde meslekler arasında yer alan kalaycılık mesleği gelişen teknoloji ile birlikte yeni çıkan emaye, çelik, krom ve plastik eşyalara karşı direnmeye çalışıyor. Günümüzde bazı mesleklerin adları bile unutulurken, ismi unutulmaya yüz tutmuş mesleklerden kalaycılık da ilçemizde son demlerini yaşıyor. İlçemizde 1963 yılından bu yana bu mesleğin içerisinde yoğrulmuş 7 çocuk ve 7 torun sahibi Durdu Usta, ustası Goluyırtık'tan (Abdurrahman Bülbül) öğrendiği zanaatı yaşatmaya çalışıyor.
7 Yaşından Beri bu işi yaptığını söyleyen Durdu Talan; "Abdurrahman Bülbül (Goluyırtık) Ustamın zamanında Aşağı Şehirde 93 tane kalaycı varmış. Ben 63 tanesine kavuştum. 7 yaşında bu işe başladım. Okula gitmedim. Önceden okula göndermezlerdi. meslek her şeyden önemliydi. Ben okuma yazmayı bile askerde öğrendim. Askerlikte de bu mesleği yaptım. Önceden çırak ve usta çokluğu vardı şimdi ne usta yetişiyor ne de çırak. 63 kalaycıdan kala kala 4 tane kalaycı kaldık. Artık bizden sonra da bu meslekte yetişen yok. Torunum Eyüp (7) yaz tatilinde gelip bana yardım ediyor azda olsa işi öğretmeye çalışıyorum" dedi.
Yılın üç ayını şehir dışında çalıştıklarını belirten Durdu Usta; "Yılın üç ayını şehir dışında çalışarak geçirirdik. Sivas, Kahramanmaraş, Malatya ve birçok ilin köylerine gider oradaki kalaylanacak eşyaları kalaylardık. O zamanlar iş yetiştiremezdik" diye konuştu.
Bakır esyaların hastalık yapmadığını belirten Durdu Usta; "Bakır kaplar hastalık yapmaz çünkü C vitamini vardır. Önceden doktorlar bakır tabaklarda yemek yenilsin diye tavsiye ederlerdi" dedi.

BAKIRCILIK SANATTIR İŞİ YAPAN DA ZANAATKAR

Bakırcılığın sanat olduğunu vurgulayan Durdu Usta; "Bakırcılık sanattır, bakır işleme işidir. İki şekil işleme sanatı vardır; biri oyma, diğeri ise kabartma. Oyma tekniği biraz daha zor olduğundan bu teknik ile yapılan bakır eşyalar daha pahalı ve daha görünümlüdür. Şimdi ne bakır üzerine işleme yaptıran var, ne de işleyen. Herkes her şeyin hazırına kaçıyor. Ne kalıp ne şekil vardı. Kendi el sanatımızla bakır eşyaların üzerine desen verirdik" dedi.
GELİN OLACAK KIZLARIN BAKIR EŞYALARINI 1 AY ÖNCEDEN YAPMAYA BAŞLARDIK

Gelin olacak kızların eşyalarını bir ay önceden hazırlamaya başladıklarını ifade eden Durdu Usta sözlerini şöyle konuştu: "Hamam leğeni, sini, hangil, leğen, tabak, kaşık, kepçe, sülahi, el leğeni, abdes leğenini hazırlamak için 1 ay önceden çalışırdık. Kolay iş değildi, löküs önünde evlenecek kızlara iş yetiştirmek için günlerce çalıştığımız günleri biliriz. O zamanlar kazancımız da çok iyiydi. Bir tekel işçisi ayda 12 liraya çalışırken benim günlük yevmiyem 8 liraya gelirdi.
MESLEĞİ ÖĞRENMEK İÇİN 3 YIL BEDAVA ÇALIŞTIM

"3 yıl bedava çalıştım bu mesleği öğrenmek için" diyen Durdu Usta, "Kalaycılık kolay bir iş değil. Biz her kalay yapma işinde yeni işler öğrenirdik. Şimdi bana bir kazan gelsin isterse 50 yıllık olsun o kazanın kim tarafından kalaylandığı yada kim tarafından yapıldığını bilirim. Her ustanın bir yoğurt yemesi var. Biz de her ustanın zanaatkarlığını bildiğimizden kim tarafından imal edildiğini biliriz. Her usta ayrı çekiç vurur, her usta ayrı desen ve ayrı çivi kullanır. Bu da bizim sanatımız.
ESKİ KALAYLAR ARTIK ÜRETİLMİYOR

Eski kalaylarda katkı maddesi bulunmadığını dile getiren Durdu Usta, sözlerini şöyle sürdürdü: "Şimdi ise kalayın içine bile metal katkı katıyorlar. Bu hem ustanın işinin kötü olmasını sağlıyor, hem de yapılan işin ömür süresini azaltıyor." dedi.

Kalaycı

"Kalaycı"


Kalaycılık da Yok Oluyor
Teknoloji ve fabrikasyon üretim birçok el sanatını yok ediyor.


Şanlıurfa'da 2 kalaycı ustası mesleği yaşatmaya çalışıyor.

0 Responses