çarık
şlenmemiş sığır derisinden yapılan ve deliklerine geçirilen şeritle sıkıca bağlanan ayakkabı olarak tarif edebileceğimiz ÇARIK, fedakar büyüklerimizin çektiği yokluklar karşısında ürettiği simge giyeceklerden birisidir. Kara sabanla çitf sürerkende, vatan için cepheye koşarkende köylünün ayağında çarık vardı.

Eklenen Resimler
AYRAN TORBASI ASKISI
Name:  IMG_2223.jpg

Views: 4780

Size:  26.1 KB
Ayran torbalarını asmak için yapılmış bir çengel askılık. Çok eski bir ev, her tarafı göçükler içerisinde olduğundan, yakından çekemedim.

HARTKAPAN
Name:  IMG_2243.jpg

Views: 4805

Size:  64.2 KB
Hartkapan ile elma toplarken.
TOKAÇ TAŞI
Name:  IMG_2235.jpg

Views: 3117

Size:  105.8 KB
Üzerinde yün yıkamak ve tokaç ile dövmek için kullanılan geniş ve yayvan taş.
ÇENGEL KESKİ

Name:  IMG_2239.jpg

Views: 4748

Size:  72.7 KB
Özellikle söğüt ve kavak ağaçlarını budamak için kullanılan, çengel keski.

KIZAK VE ÖKÜZLER
Igdır'lı arkadaşımız Nusret Bey vasıtasıyla gelen bu fotoğrafta konumuza renk kattı...Kış şartlarında bilhassa Doğu ve Güneydoğu'da yük ve hasta taşımak için kullanılan ağaç kızakta çok önemli bir ulaştırma vasıtasıdır. Atlar, öküzler ya da inekler tarafından çekilen kızak; kış aylarında köylünün eli, ayağıdır.

Eklenen Resimler
 
KARA KOVAN
bir zamanlar köylerde kullanılan karakovan yüzyıllardan beri yapılan türüdür. Yurdumuzda 'Karakovan' tabir edilen kovanlar yöreden yöreye çok değişken özellikler gösterir. Tahtadan sandık gibi yapılan çeşitleri olduğu gibi, sepet şeklinde örülerek çamur ve hayvan dışkısıyla sıvananları da vardır.

Eklenen Resimler
  
DEĞİRMEN Mİ SU DOLABI MI
Değirmen

Name:  değirmen.JPG

Views: 2951

Size:  52.7 KB 

Değirmen: "İçinde öğütme işi yapılan yer; Öğütmeye yarayan araç veya alet" (TDK) anlamında kullanılıyorsa bu resimde değirmen görünmüyor.

Görünen çarkın, bir su dolabı (bostan dolabı)na ait olduğunu düşünüyorum. Dereden alınan su çuvalların sol tarafıdaki seviyesi biraz daha yüksek olan yatağa aktarılıyor
HEYBE
Torba: Yöresel tezgahlarda dokunan torba köylerimizde omuz çantası olarak kullanılmaktadır. Koyunlardan elde edilen yün fengere (iğ) denilen aletlerle ipe dönüştürülür. Bu ipler tabiattan elde edilen kök boyalarla boyanır. Boyanan iplikler çıkrık denilen aletlerde bükülür. Bükülen ipliklerin çözümü ve direk denilen tezgaha yerleştirilmesinden sonra kirkit denilen aletle dokunur. Atılan motif ilmiklerinin fazlası makasla kesilir. Hazırlanan dokuma tek gözlü olarak dikilir.Bir kişinin 5 günde yapabildiği torba, ilçe ve köylerinde omuz çantası olarak kullanılmaktadır. Torba motiflerinin isimleri ise şunlardır: Zilli, altuntaş, sarıtop, dokuzgöbek, koçboynuzu, esiranyüzü, pıtırak, karnıyarık vb...

Heybe: Torba gibi direk denilen tezgahlarda dokunur. Malzemeleri aynıdırr. Bir metre uzunluğunda iki gözlüdür. Hayvanlarda yük taşımak için kullanılır. Ayrıca düğün, nişan, söz kesme gibi günlerde hediyelik eşyaların taşınmasında kullanılmaktadır. Torbalarda görülen aynı motifler heybede de işlenir..

Eklenen Resimler
 
ARABA
Köydeki değişime güzel bir örnek:Öküzlerin çektiği kağnıdan, lastik tekerli at arabasına...

Eklenen Resimler
 
KEPENEK
Çobanların köy hayatında özel bir yeri vardır. Köylünün sürü denilen büyük ve küçükbaş hayvanlarını sabah topluca alarak yaylıma çıkaran, akşamda geri köye teslim eden çobanlar, dağların efendisidir. Çobanlar kış şartlarında sert soğuktan, yazında aşırı sıcaktan etkilenmemek için "kepenek" adı verilen keçeden yapılan özel bir elbise giyerler.Yeri gelmişken kısaca keçecilikten söz edelim:

Orta Asya’dan bu yana göçebe hayatının bir mirası olarak süregelen keçe yapımı, yakın zaman kadar yaygı, kepenek ve koşum takımlarının parçaları olarak günlük hayatın vazgeçilmez unsuru iken giderek geçmişe gömülmeye yüz tutmuştur.Yünden imal edilen bir çeşit yaygıdır.Bu yaygıyı (Keçeyi) Üreten ve işleyene de “Keçeci” denir.Yüzyıllardan bu yana devam etmekte olan keçe kültürü bir tür elsanatıdır.

KEPENEK: Çobanlar tarafından giyilen bu keçe , beyaz **** mor yünden yapılır ve genellikle nakışsız olur. Ancak göğüs kısımlarında nakışlı olanlara da rastlamak mümkündür. Tek parça halinde yapılan , yaz günlerinde gölge sağlamasından dolayı serinlik, kışın ise sıcaklık veren çoban keçeleri dikişli ve dikişsiz olarak ikiye ayrılır. Ustalık ve özen istemesi bakımından dikişsiz türleri daha kıymetlidir.

Günümüzde çok az keçe imalathanesi kalmıştır. Mevcut keçeciler; köylerin ve turistik hatıra eşya satıcılarının siparişleriyle varlığını sürdürmeye çalışmaktadır. Çobanların koruyucusu keçe artık turistik eşya sınıfındandır.

Eklenen Resimler
  
KALBUR GÖZER ÇİNEDER
KALBUR : Ağaç kasnak tabanına, bağırsak ve kiriş adı verilen, deri malzemeden yapılmış muhtelif kalınlıklarda ip-iplik haline getirildikten sonra ıslak olarak elek şeklinde örülüp geçirilmiş taneli hububat eleğidir.Tahıl türlerinin elenip, toz toprak saman gibi yabancı maddelerden ayrılması temizlenmesinde kullanılır. Çiftçi köylü malzemesidir. Sık kalbur, seyrek kalbur, gözer ve çineder olarak adlandırılmış çeşitlendirilmiştir. Kalbur yapan kimselere "Kalburcu" denilir.
GÖZER : Kalburun iri gözlü yapılmış şeklidir. İri taneli tahıl-hububat çalkanır.
ÇİNEDER :Orta kalbur ve gözer arası büyüklükte delikli kalbur çeşididir.
Fotoğrafta içteki kalbur, büyük olanı gözer.

Eklenen Resimler
DİKENLİ TEL MERDİVENİ
Dikenli tel üstünden atlama aparatı (merdiveni)

Name:  aparat.jpg

Views: 2633

Size:  33.6 KB
karadeniz buğday deposu
Karadeniz'de bazı köylerde, buğday saklamak için yapılan depo, ambar. Fare vb. gibi zararlılardan buğdayı korumak ve depolamak için kullanılıyormuş.

Name:  IMG_0255.JPG

Views: 2609

Size:  30.6 KB

Ağzı bir kapakla kapatılıyor. Kapağı açıp, bir merdivenle dibe kadar inmek mümkün..
Name:  IMG_0256.JPG

Views: 2605

Size:  33.9 KB
BİR FIRIN HİKAYESİ:Kastamonu patatesli köy somunları:)
sizin içinbir fırın yakarız.Ama sözüm olsun size en yakın zamanda taze, (fırından çıkar çıkmaz) kargo ile göndereceğim. Tazeliği kalmaz diye düşünmeyin bizim ekmeklerin farkı hamurunda patates olması, haftalarca yumuşacık kalır.

Fırın, ekmekten önce tavını alması için (kavurucu alevini alması) önce hamurdan pideler yapılır. Önceden hazırlanan iç (soğan-patates salatası, şeker, ceviz, kıyma) pidelerin içine konur, misafirlere-ev halkına ikram edilir. Ekmekler çıkıktan sonra fırın sahibine ve ihtiyacı olanlara birer -ikişer ekmek hediye edilir. Hala devam eden bu geleneklerimiz, köylerimiz için geçim kaynağı, ekmek ocağı, misafirlerimize ikramlık bereket sofrası olmuştur.

Bir fırın yakılır,
ilk önce misafirler düşünülür ve pideler (Kastamonu kır pidesi) ikram yapılır.
Daha sonra evimiz için soframızın vazgeçilmezi temel gıda ekmekterimiz yapılır.
En sonra ise ekmekler çıktıktan sonra köylü öğün yemeklerini pişirmeleri için köylüye haber salınır. Köylü cabada (toprak yemek pişirme kabı) hazırlamış oldukları (keşkek, nohut, et, fasulye, kabak talısı) evdeki malzeme fırına sürelür. 12 saat sonra yemekler pişmiş vede sofraya gelmek için hazır bir durumda olur. Dağ, bahçe, tarlada çalışan köylü kadını için akşama fırında kendiliğinden pişen yemek kadar büyük bir nimet yoktur. Bunun içinde köyde her akşam bir fırın yanar. Ve bununla birlikte kişi komşusunuda ateşinden nasiplendirmiş olur.

Özellikle Ramazan ayında sahurda yakılan fırına sabah sürülen yemekler akşam iftardan yarım saat öncesinde çıkartılır. Fırın başında tüm köylü toplanır, herkes birbirinin hatrını sorar, birbirlerinin haberlerini alırlar. Eğer ihtiyacı olan var ise yemekler paylaşılır. Fırına gelemeyen kişilere ise köyün gençleri ihtiyaçlı kişilerin evlerine gönderilir.

Küçücük bir fırın ateşinin insanlarımızı muhabbetle, yardımlaşmayla, paylaşmayla, sevgiyle, saygıyla pişirdiğini görmek beni mutlu ediyor.


Sıcacık..Fırından yeni çıktı. Şimdi bize düşen sıcacık ekmeğin içine mis gibi köyümün tereyağı

Köyümün ekmeğinin bir özelliğide hamurunu yoğururken katılan patatesten dolayı haftalarca yumuşak kalması ve porlanmaması (küflenmemesi).

Ellerine sağlık bunlarda bizim köyümüzün ve anneannemin ellerinden hamuru patatesle yoğrulmuş köy ekmekleri


Eklenen Resimler
     
Şimdi ikinci aşama, ekmekler fırında


Eklenen Resimler
     

Eklenen Resimler
    
Umarım bu geleneklerimiz devam ettirilir.
ağaç desti
Arkadaşlar size çam bardak bulamadım ama belki bildiğiniz eskiden güğüm yada ibrik yerine kullanılan ağaç testi var elimde umarım seversiniz. Bayağı eskimiş. Tamir olacak. Fonu beğenmediğim için resmin fonunu photoshop ile değiştirmek zorunda kaldım. Ama testi orjinal. Birleşim yerinden ayrılmış, tamir olacak.

Eklenen Resimler
BAKIR KÜP
Artık müzelikler sınıfına giren; ustası ve imalatı olmayan BAKIR KÜP

Eklenen Resimler
 
KIRKLIK KIRKMA MAKASI
Koyun kırkma/kırpma makası,
Name:  kirklik.jpg

Views: 4632

Size:  17.7 KB

"kırkma makası" hakkında bidiklerimi aktarayım. Bu makasın özel adı KIRKLIK 'tır. Koyun, keçi, deve, Ankara tavşanı, gibi hayvanların ticari değeri olan tüylerinin kırpılması yanında, tüylerinin ticari değeri olmayan (at, eşek, köpek gibi) hayvanların bakımı sırasında, tüylerinin kesilmesi gerektiğinde de kullanılır.
BİLEY TAŞI
Orak , tırpan gibi ekin , ot v.b biçmek için kullanılan el aletlerinin ağzı biçim yaptıkça körelir ve sık sık bilemek gerekir. İşte o nedenle biley taşı da orak ve tırpanın ayrılmaz bir parçasıdır.

Eklenen Resimler
SERANDER
Serander Doğu Karadeniz Bölgesi'nde genelde kiler ya da tahıl ambarı olarak kullanılan tahtalardan yapılan dört veya daha fazla direkli küçük evdir.

Seranderler, dört veya daha fazla direk üzerine oturtulur ve serandere çıkmak için herhangi ek bir merdiven yapılmaz. Kişi serandere çıkacağı zaman merdiveni serandere dayar ve öyle çıkar, çünkü yabani hayvanların girişi ve çıkışı önlenmeye çalışılmıştır.

Seranderlerin direkleri 100 yıl önceye kadar ardıç ağaçlarından yapılırdı. Şu an ise bunun için özel bir ağaç seçilmemektedir.

Bu serander direklerinin ardıç olması ve karadeniz kemençesinin en güzel ses tınısını serander ardıç direklerinde bulması nedeniyle, kemençe yapımında eski serander direkleri kullanılır, ama günümüzde ardıçtan yapılan serander direğine rastlamak çok düşük bir ihtimaldir. Eski yıkılan seranderlerin direkleri genelde kemençecilerin alımına uğramıştır.

Eklenen Resimler
CIZLAVET
Evet Derya Hanım, kuyunun suyu yaz-kış soğuk olduğu için "soğukkuyu" deniyor ama kara lastik yazın ayağı yakar.

KARA LASTİK
Başka isimleri de var kara lastiğin ; CİZLAVET en çok kullanılanı. Ankara (Angara) lastiği de deniyor.


Eklenen Resimler
GÜMELE
Fotoğraf Bulgaristan'da yaşayan Türk Köylülerine ait. Arkadaki gölgelik bizim GÜMELE dediğimiz korunak. Kıyafetler ve önlerindeki kap kacak "ben Anadoluyum" der gibi...

Eklenen Resimler
KİMBİLİR NE
Köylerde ürünlerin taşınması? Ne manada pek anlayamadım sanırım. Ürünler, tarladan toplanıp evlere taşınırken, çok eskilerde, pala **** don dediğimiz, köylülerin ıstarda kendilerinin dokuduğu, kalın bir kumaş parçası ile taşınırdı. Bunu ise, kağnın üzerine dikilen direkler aracılığı ile, örülen don **** pala bu direklere gerilerek yapılırdı. Daha sonraları ise, traktör devri başladı. Traktör römorkuna, adına karaçav denilen tahtadan yapılmış bir edevat takılarak, ürünler tarladan eve taşınır. Sizin bahsettiğiniz, toprak kabı ben hiç duymadım. Bu konuda, Sayın Metin Y'nin size daha doğru bilgiler vereceğini düşünüyorum. Pek faydalı olamadım, kusura bakmayın. Ama bende bir taraftan sorduğunuz soruyu araştıracağım.

Köylerde tarım ürünlerinin taşınmasında kullanılan bir kap varmış. Otsu bitkiler köklerinden sökülüp dövülerek terbiye edilirmiş. Sonra topraktan yapılan kalıpların içine dökülüp üzerine ağırlık konularak 2-3 gün bekletilip hazır hale getirilirmiş. Bu kabın adını biliyor musunuz? Hiçbir yerde bulamadım. En son sitenizi buldum. Burada şu an bulunduğum konuda tarım aletlerinin anlatıldığını görünce bilginiz olabileceğini düşündüm. Şimdiden teşekkür ederim yardımlarınız için.
ESKİ ŞİMDİ

Name:  köy hayatı.jpg

Views: 4869

Size:  62.0 KB

"Trabzon Araklı Yaylalarından bir ev.
Bu evler buzdolabı gibi yağ ve peyniri 1 yaz boyunca ve gelecek yıla bozulmadan muhafaza ederler,
çatılarındaki taşlar krimitlerin rüzgardan uçmaması için kullanılır"

Fotoğrafda, bu anlatımda, Kemal Kahramana ait.



Name:  9438ca61b16612e76205e113428e5642.jpg

Views: 3770

Size:  52.8 KB


Name:  uçmakdere1.jpg

Views: 3702

Size:  32.4 KB
F
F
F
F
F
F
F
ÇOTURA
ÇOTURA : Çankırı ve yöresinde; genel olarak çam ağacından oyularak yapılan su testisi

Eklenen Resimler
SETEN DİNK DİBEK
Name:  IMG_6227_1.JPG

Views: 4754

Size:  64.5 KB
Seten, seten taşı, dink.
Sivas, Doğanşar, Eskiköy, 18/07/2008

Name:  IMG_6828_1.JPG

Views: 3255

Size:  60.0 KB
Seten, seten taşı, dink.
Sivas, Doğanşar, 20/07/2008
Seten: Resimdeki dik duran kısım bir yada iki hayvanla çekilen ve çekilirken dönen bir parça. Diğer parça da zaten tava yada tabak kısmı.

Bulgurluk buğday tava ya doldurulduktan sonra, diğer taş döndürülerek, buğdayın kepeği alınır. Kepeği alınan buğday daha sonra kırma makinesine gidecek ve bulgur olacaktır artık.
Gördüğü iş sizin görüntülediğiniz dibek ile aynıdır.
Kaynatılmış ve kurutulmuş bulgurluk buğdayın kabuğundan (kepeğinden) ayrılmasında kullanılır. Aşure veya çorba yapınımda kullanılan, döğme (yarma, gendime, gendirme, aşlık, aşurelik ) yapılacak buğday da çiğ olarak bu gereçlerde işlenerek, kabuğundan ayrılırdı. , , Kendi Avsar Köyümüzden Dübek tasi, ,
Bu arac gerecleri Görünce duygulanmamak mümkün degil,Babamin görevi nedeniyle(ilkokul ögretmeni ,1963 mezunu babam ,1943 dogumlu kendisi ) köy köy dolastik,cocuklugumda hep bunlarin yapilisina sahit oldum,cok mesakatli cileli islemlerden geciyor.Hatda kendi arabami bile ozamanlar ben kendi yaptim,cam agacindan tekerlek kestik 4 adet ve dingili vs hepsi var üzerinde tahtasi,tavuk kanadiyla tüyüyle kara yaga bandirilmis sekilde tekerlerini yaglardik,ondan sonra tepeden asagiya sal gitsin :-) ,patlangoz vardi gürgen agacindan delerdik ortasini,piynar agacindan silgisini yapardik ve birde ardic buldukmu Allah degmeyin keyfimize :-) simdi kiyida kösede darmadagin olmus parcalanmis hallerini görüyoruz köylerimizde.Öküz arabasini,pullugu,boyundurugu,ögendereyi,isirani,h amur teknelerini,saman cekmeyi,düven dönmeyi unutdurmamak adina cok güzel olmus elerinize ve emeklerinze saglik,en cok sevdigim kücük bir un degirmeni vardi üst basinda göl gibi havuzu vardi suyu ordan salarlardi ve taslar dönmeye baslardi bugdaylar ögtülür yeniden KIL cuvala konur essege sarilir yüklenir ve ambara götürülürdü.Okadar cok sey varki say say bitmez,iyiki o günleri görmüsüm,yilanini ciyanini ,semersiz esekten düsüp kolumu kirmisim :-) güzelgünlerdi..,